TBMM Genel Kurulunda, Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Araştırma Komisyonunun raporu görüşüldü
|TBMM Genel Kurulunda, tıbbi ve aromatik bitki çeÅŸitliliÄŸinin korunmasında, bunların üretiminde ve pazarlanmasında karşılaşılan sorunlar ile alınması gereken tedbirlerin belirlenmesi amacıyla kurulan ve çalışmalarını tamamlayan Meclis araÅŸtırma komisyonu raporu görüşüldü.Rapor üzerinde İYİ Parti Grubu adına söz alan EskiÅŸehir Milletvekili Arslan KabukcuoÄŸlu, ormanların odun ürünleri yönünden deÄŸerlendirilmiÅŸ veya milli parklar olarak kullanıma sunulduÄŸunu, oysa orman altı ürünlerin çok geniÅŸ imkanlar sunduÄŸunu söyledi.KabukcuoÄŸlu, tıbbi ve aromatik bitkilerin bir kültür bitkisi olarak ele alınıp deÄŸerlendirilmesi gerektiÄŸini belirterek ‘Dünyada toplam 422 bin bitki türü sayısı varken bunların 52 bini tıbbi ve aromatik bitki türüdür. Dünya SaÄŸlık Örgütü verilerine göre yaklaşık 20 bin bitki tıbbi amaçlarla kullanılmaktadır.’ dedi.Türkiye’de tıbbi bitkilerin satışının önemli bir kısmı aktarlarda, baharatçılarda veya internetten yapıldığını anlatan KabukcuoÄŸlu, ‘Bunlar çok defa kuralına uygun olmayan, geliÅŸigüzel ambalajlar içerisinde ve gerekli standartlara uymayan satışlardır. Bunların bir kısmı kendi başına problem teÅŸkil etmektedir.’ diye konuÅŸtu.Tıbbi ve aromatik bitkiler sektöründe nihai üründe saÄŸlanacak markalaÅŸma ve pazarlama kabiliyeti ham madde üretimindeki sürdürülebilirliÄŸi de peÅŸinden sürükleyeceÄŸini ifade eden KabukcuoÄŸlu, ÅŸunları kaydetti: ‘Üretim planlaması yapılırken yurt içi ve yurt dışı pazarları piyasa öngörüleriyle deÄŸerlendirilmeli, nihai ürünlerden baÅŸlayarak bu üründe kullanılması planlanan bitkisel üretim çalışmaları yapılmalıdır. Üretimin sürdürülebilirliÄŸinin saÄŸlanması, yıllık üretim miktarının yanında, depolama imkanlarının artırılmasıyla doÄŸru orantılıdır. Günümüz dünyasında tıbbi ve aromatik bitkiler yıllık stoklu olarak üretilmektedir. Bu nedenle iÅŸin içerisine bir de lisanslı depoculuk girmektedir. Ülkesel bir üretim planlaması yapılabilmesi için stratejik bitkilerin belirlenmesi ve öncelenmesi gerekir.Tarım arazilerinde mevcut bitkilerle tıbbi ve aromatik bitkilerin rekabeti mümkün deÄŸildir. Marjinal alanlardaki su kısıtlılığının olduÄŸu tarımsal üretim havzalarında, erozyon bölgelerinde, hazine arazilerinde, orman altında, küçük aile ÅŸirketlerinde ve münavebe uygulamalarında ilk olarak planlanmalıdır.Tıbbi ve aromatik bitki üretimine ihtiyacımız vardır, ithalatı fazladır. Dışarıda da büyük bir pazar vardır. Bizim pazar payımız düşüktür. Ortamda bir kargaÅŸa vardır. Düzenleyici bir otoriteye ihtiyaç vardır.Ülkemiz florasında yetiÅŸen bitkilerin birçoÄŸu; geliÅŸigüzel toplama, sanayileÅŸme, ÅŸehirleÅŸme, tarla açma, aşırı otlatma, turizm, pestisit kullanımı, yabancı otla mücadele, aÄŸaçlandırma gibi nedenlerle risk altındadır.’MHP Ankara Milletvekili Nevin TaÅŸlıçay, mevzuata göre yasak olmasına raÄŸmen bitkisel ürünlerin birçoÄŸunun ‘hastalığa iyi geldiÄŸi’ ifade edilerek kontrolsüz ÅŸekilde satışının yapıldığını söyledi.İlgili kurumların denetimlerde yetersiz kaldığını ve mevzuattaki birtakım boÅŸlukların istismar edildiÄŸini belirten TaÅŸlıçay, ‘Tüm dünyada bu yönde sorunların yaÅŸandığı Dünya SaÄŸlık Örgütünün raporlarında da görülmektedir.’ dedi.Türkiye’de doÄŸal yetiÅŸen tıbbi ve aromatik bitkilerin envanter çalışmalarının tamamlanması gerektiÄŸini dile getiren TaÅŸlıçay, ‘Potansiyel üretim miktarlarının ivedilikle belirlenmesi, farmakopelerde belirtilen ve arz açığı bulunan bitki türlerinde ise kültüre alma çalışmalarının yapılması önem arz etmektedir.’ diye konuÅŸtu.DoÄŸal bitki zenginliÄŸine raÄŸmen halen, ülkeden temin etmek mümkünken yurt dışından ithal edilmekte olan pek çok bitki türü ve bitmiÅŸ ürünün de mevcut olduÄŸunu ifade eden TaÅŸlıçay, sözlerini şöyle sürdürdü: ‘Tıbbi ve aromatik bitkilerin ham ürün olarak satışı yerine, katma deÄŸeri yüksek, iÅŸlenmiÅŸ mamul veya yarı mamul madde olarak pazarlanmasını saÄŸlayacak stratejilerin hayata geçirilmesi; sektörde markalaÅŸmaya gidilmesi; iÅŸ birliÄŸi modelleri ve kümelenmenin teÅŸvik edilmesi ilke olarak öncelikli hedeflerimiz olmalıdır. Üretimi hedeflenen tıbbi ve aromatik bitkiler için yatırımları hızlandıracak ve yönlendirecek ürün bazlı fizibilite raporlarının ilgili kamu otoritesi tarafından hazırlanıp yayınlanması gerekmektedir.Mevzuatta kabul gören ilgili farmakopelerde yer alan bitkisel drogların tek veya karışımları halinde ambalajları üzerinde endikasyonlarının belirtilerek sadece eczanelerde sunulması, hekimler tarafından reçete edilmesi, eczacılara tıbbi çay hazırlama yetkisinin mevzuatla saÄŸlanması ve SGK tarafından geri ödemeye tabi tutulması sektörün geliÅŸimine önemli ölçüde katkı saÄŸlayacaktır.Zaman geçirilmeden tıbbi ve aromatik bitkilerden farklı alanlarda farklı ürünler geliÅŸtirilmesine yönelik ihtisas teknoparklarının kurulması, bunların desteklenmesi ve mevcut teknoparkların bir veya birkaçının bu alanda ihtisaslaÅŸmasının teÅŸvik edilmesi, terapötik etki gösteren tıbbi çayların Avrupa’da olduÄŸu gibi eczacılar tarafından hazırlanması ve eczanelerden hastaya ulaÅŸtırılması, kullanılan bitkilerin ilgili farmakopede özel olarak belirtilmesi, tıbbi ve aromatik bitkilerden üretilecek yeni ilaçların ve yeni ürünlerin geliÅŸtirilmesinin araÅŸtırma merkezleri ve eczacılık fakülteleri için performans kriteri olarak belirlenmesi ve bu çalışmaların özel olarak teÅŸvik edilmesi, bu konuda lisans ve lisansüstü düzeyde eÄŸitim gören tek meslek grubu olduÄŸu için eczacılık fakültelerinde lisan, yüksek lisans ve doktora programlarında tıbbi ve aromatik bitkilerle ilgili akademik çalışmaların ve projelerin daha fazla desteklenmesi, ülkemizde çok büyük ihtiyaç olan ekstre üretim tesislerinin devlet eliyle belli lokasyonlarda kurularak standart ekstre ve dolayısıyla bitkisel ilaç hammaddesi elde edilmesi saÄŸlanarak ekstre ithalatının asgariye indirilmesi, internet ve benzeri kanallarla satışı yapılan tıbbi ve aromatik bitki ürünleriyle ilgili izleme ve kontrol tedbirlerinin geliÅŸtirilmesi ve aykırı uygulamalara iliÅŸkin denetimin ve cezai müeyyidelerin artırılması, bitkisel tıbbi ürünlerin dikkatli kullanımına yönelik kamu spotlarının hazırlanması ve bu kamu spotlarında hekim ve eczacı danışmanlığının vurgulanması, bu hususta yol almamızı saÄŸlayacak önemli baÅŸlıklar arasındadır.’HDP Mersin Milletvekili Rıdvan Turan, Türkiye’nin bitkisel florası oldukça güçlü bir ülke olduÄŸunu söyledi.Tıbbi ve aromatik bitkilerin Türkiye’de yoÄŸun bulunduÄŸunu belirten Turan, Türkiye’nin ithalatçı olduÄŸu bu alanda, giderek kendine yeten ve ihracatçı bir ülke olabilmek için bu konuda adım atılmasının gayet doÄŸal olduÄŸunu söyledi.Turan, ‘Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Komisyonu olarak biz bir pasta yaptık, bu pastayı masanın üzerine koyduk fakat bu pastanın nasıl paylaşılacağına iliÅŸkin hiçbir söz söylemedik. Milyar dolarlık bir sektör üretiyorsanız ve bu sektör, tarımın bütünü gibi tarım tekellerinin sultası altında kalacaksa, küçük ölçekli üreticilerin buradan daha fazla gelir elde etmesini, sosyal kazanç saÄŸlamasını, ekonomik kazanç saÄŸlamasını destekleyecek ve temin edecek planlar, programlar yapılmazsa bunun sonucu bir azınlığın elinde bu servetin temerküz etmesi olacaktır.’ diye konuÅŸtu.CHP Ankara Milletvekili Servet Ünsal ise komisyon raporunda tıbbi aromatik bitkiler konusunda 127 önerinin bulunduÄŸunu belirterek ‘Ben de bir tıp doktoru olarak, bu önerilerden özellikle, ülkemiz için nihai hedefin milli ve yerli ilaç üretimine yönelmemiz gerektiÄŸi kanısındayım.’ dedi.Türkiye’nin endemik bitki çeÅŸitliliÄŸinde dünyanın en zengin ülkelerinden biri olduÄŸunu ve 4 bine yakın endemik bitkinin bulunduÄŸunu kaydeden Ünsal, bu sayının Avrupa’daki endemik bitkiler kadar olduÄŸunu söyledi.Türkiye’de stratejik öneme sahip ticarileÅŸmiÅŸ tıbbi ve aromatik bitkilerin bulunduÄŸunu ifade eden Ünsal, ‘Bu alanda dünyada 117 milyar dolarlık bir pasta var. Bu pastadan bizim aldığımız pay, sadece 600 milyon dolar. Önümüzdeki yıllarda tabii, planlı bir çalışmayla hedefin 5 milyar dolarları bulması düşünülüyor. Bunlardan örneÄŸin defne, kekik, biberiye, mavi yemiÅŸ, ladin, yabani iÄŸde, geven, gül yağı, delice cinsi zeytin, daÄŸ yağı gibi bitkilerin ivedilikle doÄŸadan toplanmaya uygun miktarları gösterilmelidir.’ dedi.Ünsal, koruma kapsamında diÄŸer önemli bir konunun da biyokaçakçılıkla mücadele olduÄŸunu belirterek bu mücadelenin de etkin yapılması gerektiÄŸini söyledi.CHP Edirne Milletvekili Okan GaytancıoÄŸlu ise komisyon çalışmalarında büyük emek olduÄŸunu belirterek teÅŸekkür etti.Dünyada 115 milyar dolarlık bir pazarın bulunduÄŸunu ve Türkiye’nin bu pazardan aldığı payın 600 milyon dolar olduÄŸunu ifade eden GaytancıoÄŸlu, ‘Yani almamız gereken pazarın çok çok azı. Hedefte; 2,5 milyar dolar. Anadolu bir gen bankası. 12 bin tane bitki çeÅŸitliliÄŸi var. 3 bin 600 tanesi endemik. Yani bizde her ÅŸey var ama sizde politika yok. Yönetemiyorsunuz. Bunları üretmeye baÅŸlarsak desteklemesi bile yok ÅŸu anda. Normal ürünlerin desteklemesi yok tıbbi aromatik bitkilerin desteklemesi nasıl olacak?’ dedi.GaytancıoÄŸlu, tarımda yaÅŸanan sorunları anlattı.Komisyon BaÅŸkanı, AK Parti Antalya Milletvekili İbrahim Aydın, komisyonun yaptığı çalışmaları anlatarak komisyon raporunda tıbbi ve aromatik bitkiler konusuna iliÅŸkin sekiz temel baÅŸlık altında 127 önerinin hazırlandığını söyledi.Bitkilerin tıbbi alanda kullanımı ve iyileÅŸtirici etkilerinin bulunduÄŸu inancının insanlığın var olduÄŸu çok eski çaÄŸlara dayandığını belirten Aydın, özellikle son yıllarda tüm dünyada gıda, baharat, boya, ilaç, kozmetik, parfüm gibi birçok alanda yaygın ÅŸekilde kullanılan tıbbi ve aromatik bitkilere olan ilginin artarak devam ettiÄŸini vurguladı. Aydın, son 1,5 yıldır dünyanın yaÅŸadığı Kovid-19 salgınının da bu konunu önemini teyit ettiÄŸini ifade etti.Dünyada tıbbi ve aromatik bitki pazarı hacminin yaklaşık 117 milyar dolar olduÄŸunu ve Türkiye’nin milyon dolarlarla ifade edildiÄŸini dile getiren Aydın, ‘Dünyada yaÅŸanan nüfusun saÄŸlık problemleri, refah artışı ve bilinçli tüketicilerin artmasıyla birkaç yıl içinde 200 milyar doları aÅŸması beklenmektedir. Ülkemizin hedefi de 5 milyar dolardır.’ dedi.Aydın, bugün dünyada tarımı yapılan birçok kültür bitkisinin gen merkezinin Anadolu toprakları olduÄŸunun bilinen bir gerçek olduÄŸunu belirterek Türkiye’deki bitki sayısına iliÅŸkin bilgi verdi.Aydın, sözlerini şöyle sürdürdü: ‘Ülkemizin bitkisel genetik kaynakları içerisinde tıbbi bitkilerin önemli bir yeri bulunmaktadır. Bu nedenle gerek doÄŸadan toplanan ve gerekse kültürü yapılan tıbbi ve aromatik bitkiler açısından ülkemiz büyük bir ekonomik potansiyele sahiptir. Ülkemiz birçok farklı ekosisteme de sahip olduÄŸundan bitki çeÅŸitliliÄŸi açısından Avrupa kıtasından daha zengindir. ÖrneÄŸin bitki türü zenginliÄŸi dünyaca kabul edilen ve Kafkas regionunda bulunan sadece Artvin ilimizdeki bitki çeÅŸitliliÄŸi Almanya’dakinden daha fazladır. Bir nevi bitki zenginiyiz ama ne yazık ki bu zenginlikten yeterince faydalanamıyoruz. Zengin biyoçeÅŸitliliÄŸimize ve doÄŸa ve floradaki çok sayıda bitki zenginliÄŸimize raÄŸmen dünyada halen ucuz ham madde tedarikçisi konumundayız.En yoÄŸun tıbbi ve aromatik bitki ithalatı yapan ülkelerin başında ABD, İngiltere, Almanya, Fransa, Hollanda, Çin ve Hindistan gelmektedir. Bu ülkeler aynı zamanda birçok bitkinin ihracatını da yapan ülkeler konumundadır. Üretim ve ticaret bölgeleri dikkate alındığında tıbbi ve aromatik bitki ticaretinin ve mamul madde üretiminin daha çok, geliÅŸmiÅŸ ülkeler tarafından yapıldığı, Uzak DoÄŸu ülkelerinde ise ham madde üretiminin öne çıktığı görülmektedir. Tıbbi ve aromatik bitki sektöründeki lider ülke konumuna ulaÅŸmak için sadece üretimin yeterli olmadığı ortadadır. Zira her yıl ülkemizde doÄŸal olarak yetiÅŸen yüz binlerce ton tıbbi ve aromatik bitkinin gerektiÄŸi gibi deÄŸerlendirilemediÄŸi, bunun bir kayıp servet olduÄŸu yine üretime konu olan bu bitkilerin yüzde 90’lık kısmının ise sadece ham madde olarak ihraç edildiÄŸi ve ihraç edilen ülkeler tarafından katma deÄŸerli ürünlere dönüştürülerek tekrar ülkemize yüksek fiyatlarla girdiÄŸi hepimizin malumudur. Artık yerli ve milli üretimler yapmalıyız ve markalı ürünleri ortaya koymalıyız.’Türkiye’de doÄŸadan toplanarak iç ve dış ticareti yapılan 347 türün bulunduÄŸunu belirten Aydın, bunların da ancak yüzde 30’unun dış ticaretinin yapıldığının bilindiÄŸini söyledi. Aydın, ‘İhracatta en önemli bitkiler defne, kekik, kimyon, haÅŸhaÅŸ, çay, anason, ada çayı, mahlep, kırmızıbiber ve bitkisel çaylardır. Türkiye dünyanın en önemli defne, kekik ve kimyon ihracatçıdır. Ülkemizin yıllık ithalatı göz önüne alındığında ise en fazla karabiber, zencefil, çörek otu, zerdeçal ve tarçın ithal edilmektedir. Ülkemizde tıbbi bitkilerin en önemli bir kısmı doÄŸadan toplanmakta ve toplanan bitkiler arasında nesli tükenmekte olan türler de bulunmaktadır.’ diye konuÅŸtu.Aydın, konuya iliÅŸkin önerileri de anlattı.Görüşmelerin tamamlanmasının ardından, TBMM BaÅŸkanvekili Süreyya Sadi Bilgiç, birleÅŸimi saat 14.00’te toplanmak üzere kapattı.
Bir önceki yazımız olan Son dakika gündem: Eski eşini öldüren sanığın yargılanmasına başlandı başlıklı makalemizde Ağırlaştırılmış Müebbet, Aydın Yılmaz ve Güncel hakkında bilgiler verilmektedir.